Beni Rahatsız Eden 14 Saçmalık.
1. Yazı M.Ö. 3000 civarlarında bulundu ama gelin görün ki aradan koca bir 5 binyıl geçmesine rağmen dünyada okuma-yazma bilmeyen milyonlarca insan bulunuyor.
2. En akla yatkın yönetim sistemlerinde bile aydın olmayan, cahil, saygısız siyasiler başa gelebiliyor.
3. Aynı türden canlılarız ama milletler halinde bölünerek aramıza duvarlar çekiyoruz.
Görsel: ABD ve Meksika sınırında karşılıklı voleybol oynayan insanlar.
4. En yeni, en iyi teknolojilerden sadece parası olanların yararlanabiliyor olması.
Google’ın balonlarla ücretsiz internet yayma girişimi örnek bir hareket. Belki bir gün çok uzak bir gelecekte insanlık her teknolojiden eşit bir şekilde yararlanabilir. 🙏
5. Dünya üzerinde koskoca bir alan bulunuyor ancak kendimize ait bir alanımız(ev, arsa) olması için yıllarca çalışmamız gerekiyor.
6. Ünlü bir insan öldüğünde bütün dünya hüzne boğulurken, batan bir botta 500 mülteci öldüğünde kimsenin kılı kıpırdamıyor.
7. Sanki evren sadece biz insanlar için varmışçasına diğer türdeki canlıları acımasızca istismar ediyor olmamız.
8. “Bugün, evet sadece bugün 30 bin çocuk açlıktan ölecek. Yarın diğer bir 30 bin. Bu ilginç değil; ancak futbol ilginç…”
www.gunduzart.com
9. İran, Kuzey Kore ve daha pek çok ülkede insanlar özgürlükten mahrum bırakılmış şekilde yaşamasına rağmen onlara yardım edemiyor oluşumuz.
10. Gücü elinde bulunduran az sayıdaki insanın savaşlar çıkarıp, elindeki kahveleri yudumlayarak yoksulları piyon gibi kullanmaları.
www.gunduzart.com
11. Boş beleş insanlara duyulan hayranlığın bilim insanlarına duyulan hayranlıktan onlarca kat fazla olması.
12. Ölümcül bir hastalığa yakalanan birinin, tedavi masraflarını karşılayamazsa ölüme terk edilmesi.
13. Bir kere geldiğimiz şu hayatta sabah 8’den akşam 5’e çalışmamız.
- Sevdiğiniz bir işteyseniz sıkıntı yok, hatta insanlığın üretmesi için çalışmak gerekli. Ama büyük çoğunluk köle gibi karın tokluğuna çalıştırılıyor. Onun verdiği yorgunluk, yetersiz maaş derken geriye yaşamak için ne takat kalıyor ne de para. Pisi pisine tüketiyoruz kendimizi, sonra da hayatın ne ara geçtiğini anlayamıyoruz bile. “Yaşamak” bu olmamalıydı.
14. Kıt kanaat geçinen insanların gereksiz yere mobilya, araba, TV, telefon değiştirmesi; ancak dünyayı gezmeye, kitaplara, kurslara para ayırmaması.
Yüzyıllardır süregelen böyle bir sistem olduğu için alışmışız bu gidişata, kimsenin de sesi çıkmıyor tabii.
İşte biz şimdi yüzyıllar önce yaşayan insanların Dünya’yı düz sanmalarıyla nasıl dalga geçiyorsak yüzyıllar sonraki insanlar da böyle bir sistemle kendimize eziyet etmemizle epey dalga geçecekler. Gelecek nesiller cidden şanslı.
Şimdi harıl harıl çalışıp, kiramızı ödeyip, yoksulları umursamayıp, şiddet dolu sokaklarda gezip, hayatımıza kaldığımız yerden devam edebiliriz. Çünkü biz bu yüzyılların çocuklarıyız.